Son yıllarda, internet arama tabanlı bir modelden içerik üreticileri ve toplayıcılarının güçlü ve bağlantılı bir ekosisteme dönüştüğü bir döneme tanıklık ettik. Google’ın Bilgi Grafiği gibi araçlar, izleyicilerin detaylı içerik yerine doğrudan cevaplardan daha fazla tatmin olduğunu gösterdi. Bu durum, içerik sağlayıcılarının arama motoru optimizasyonu (SEO) ve yapılandırılmış veriyi kullanarak görünürlüklerini artırmalarına olanak tanıdı. Bulut bilişim ile iş modelleri değişti ve Altyapı olarak Hizmet (IaaS) şirketlerin maliyetleri düşürerek süreçleri hızlandırmasına olanak sağladı. Bu dönüşüm, yazılımın yaratılma, dağıtılma ve erişilme biçimini yeniden tanımlayan yenilikçi şirketlerin yükselişine neden oldu. Konuşmacı arayüzlerinin ardından büyük dil modellerinin (LLM) ve yapay zeka ajanlarının yükselişi geldi. Bu teknolojik değişim, içerik sahipliği ve kaynak telif hakkı gibi konuları tehdit eden bir şekilde bilgi üreticileri ve kullanıcılar arasındaki dinamikleri değiştirdi. AI tabanlı ajanlar orijinal içerik oluşturucularını zorla ya da tamamen görmezden gelebilecek şekilde bilgiyi sunarlar. Böylece bilgi ekosisteminde parçalanma yaşanır. Bu sorunlarla başa çıkmak için topluluk platformları Bilgi-olarak-Hizmet iş modelini benimsemiştir. Bu model, içerik oluşturucularının, platformların ve yapay zeka sağlayıcılarının bir arada bulunduğu sürdürülebilir bir ekosistem oluşturmayı vurgular. Sonuç olarak, geleceğin internet ortamının bütünlüğü ve zenginliğini korumak için işletmelerin birlikte çalışması gerekmektedir.